TARIK BİN ZİYAD ANOLOJİSİ

Tarık bin Ziyad, 711 yılında, 7000 kişilik ordusu ile Cebelitarık Boğazı'nı geçti. İspanya'ya çıkar çıkmaz gemileri yaktırdı ve askerlerinin geri dönme umudunu kırdı. Askerlerine; “Arkanızda düşman, önünüzde deniz, nereye kaçacaksınız? Artık sizin için sadece sadakat ve sabır vardır, dedi.

"Jeopolitik, jeostratejik mecburiyetler" gerekçesi veya ihtiyatının hareket imkânını bloke ettiği ve ettirdiği bir zamanda; on binlerce insanın ölümünün, strateji senaryolarında öngörülebilir zayiat olarak kabul edilebildiği bir zamana kahrolarak, utanarak, elimiz kolumuz bağlı gibi şahit oluyoruz. 

Güvenliklerine hizmet eden vekil muhibbanların bile, zaman kazanmak için ihmal edilebilir olabildiği bir zamanda…

Tarih boyunca defalarca, göğe çıkıp, oradan yere çakılıp, parça pinçik olduğu halde, özünde aynı nedenlerle olanları unutup, aynı sonucu bir daha talep eden davranışlar içerisinde olunduğu bir zamanda…

Mefluç ruhların da akıbetlerinden kaçamayacaklarını yakinen göreceklerinin kaçınılmaz olduğu bir zamanda…

Sahibinin iradesini bilmeyenlerin rezilliklerinin gölgesinde, zelilliklerini yaşayanların, hiçliklerinin ve ödeyecekleri bedellerin farkında olmadığı bir zamanda…

Hiçbir tekerleğin tümsekte kalmadığının ehillerince bilindiği bir zamanda...

Nedeninin ve ilhamının belki de alenen fark edilemeyeceği, beklenmedik bir iradeyi, TARIK BİN ZİYAD anolojisi ile beklemek bir ütopya değildir. Olsa olsa birileri için, umulmadık bir anda ve biçimde, tarihlerin tekerrürünü başlatacak bir kabustur. Ya da birileri için, zilletlerini yüzlere çarpacak bir yüzleşmedir. Veya mahzunların umudunu yeşertecek bir istihdam ve yol vermedir.

Tarihin müstesna zamanlarından birisinde yaşamakta olan insanoğlu; topyekûn olagelenler karşısında esas önemlinin, asıl mesuliyet hususunun; tek tek kendilerine tekabül eden hissiyatlar, idrakler, iradeler, algılar, inançlar, tutumlar, kararlar ve davranışlar olduğundan hiç şüphe etmemelidir. Hangi güce, imkâna, hale, pozisyona sahip olsalar da...

Muhtemelen, mesele sadece kıvam ve zaman meselesidir.