Ne örüyorsun yenge, diye sordu. Görmüyor musun kız, çorap örüyorum. Ne yani, bu devirde hâla çorap örmek mi? Romantik ahmak, çorap dediğin her devirde örülür. Anlamadım ama, nasıl örüyorsun? İki ters, bir düz. Anladıysam... Zorlama evlat, örmeyi bilmesen de olur, nasılsa çorabı senin başın için örüyorum. Ne demek başın için? Yav zorlama dedim ya... Sen ne yapıyorsan öylece devam et. Ha, sorun da boşa gitmesin. İki ters, bir düz şu demektir. Başınızdaki çoraptan iki düğüm çözüyorum, yerine yeni bir düğüm atıyorum. Şaşkın şavalak sordu; niye böyle yapıyorsun? Anladım, anlamasan da zorlayacaksın, işte tam da bu yüzden, eski çorap işe yaramıyor artık. Siz fark etmeseniz de bize lazımsınız ve bu haliniz o kadar bozulmuş ki biraz düzeltmem gerekiyor. Elbette söküp, yeniden öremem, zira tam ne yapacağımı bilmiyorum. Fakat bu halde de kalamazsınız, arızalarınız sizi iş görmez hale getirmiş. Geriye bir tek eski çorabın yenilenmesi ihtimali kalıyor. Onu elverişli kılan bölümlerine dokunmuyorum. Ayrıca yadırgayıp, yabancı görüp, giymemeniz ihtimalini de göz önüne alıyorum. Arıza çıkaran kısımlardaki düğümleri çözüyorum ki, hamakatın kesafeti biraz azalsın, yapı biraz nefes alsın. Yerine yeni düğümler atıyorum ki; işe yararken kontrolden çıkmayasınız.
Yazının bu bölümü, bir iletişim fakültesinde, çalışmaya yeni başlayan, Sosyo-Stratejik İletişim Analizleri Atölyesinde, açılış konuşmasından alınmıştır. Atölyenin konusu, hâlen gösterimde olan, farklı kanallarda yayınlanan on tane dizinin, sosyo-stratejik analizlerini yapmaktır.
Katılımcılardan birisi, giriş konuşmasını pek anlamadıklarını söyledi. Yönetici hoca; analizler sonunda umarım; söylenenleri, dizilerle yapılmak istenenleri ve nedenlerini; dizileri yapanları ve içerisinde bulunduğunuz hâli anlamış olursunuz. Zira bu açılış konuşmasını o kere ben size soracağım.
Biliyorum okuyucu şu anda; bu dizilerin hangileri olduğunu ve ne amaçla yapıldıklarını merak ediyordur. Bu yazıda bunları yazmayacağım. Sadece dikkat çekmek; akademik dünyanın, sivil toplum örgütlerinin birkaçının, fedakârlık ederek halihazırda yaptıkları, stratejik değeri çok yüksek çalışmalar arasında bir zaman ayırıp, belki de bir sosyo-stratejik analiz atölyesi kurup, bu çalışmayı yapmak ihtimallerini tahrik ve teşvik etmek için yazdım.
Karmaşık hali, dizi film analizleri ile mi anlayacağız demeyin. Bunu bir niyet beyanı ya da anlamak duası olarak düşünün. Belki bir kıvılcım çakar da hayata ve hâle başka bir perspektiften bakmamız lazım idraki ortaya çıkar.
Zira bunlar üzerinde gerçekleştirilen, kamuoyu nezdindeki tepkiler, tartışmalar, kışkırtmalar, kayıkçı kavgaları sadece PR ve izlenme oranlarını yükseltmek amaçlı yapılmaktadır. Ancak bu tepkilerin dili; zekâ ve idrak düzeyi ve hatta niyeti, yapanların amaçlarını, bu amacı oluşturan durum ve gelecek tasavvurunu, muhtemel sonuç, hasar ve bedellerini idrak ve izah için kâfi gelmemektedir.
Yani bu yazının hatırlatma niyeti aslında bir ciddiyet davetidir. Dünyası altından çekilmiş insanların ortak paydası, halleri, rüya tabirlerinden anlamaya çalışmalarıdır. Elbette kafalarında, örülmüş çorap başlıklarının verdiği sıcak ve rehavetle uyudukları derin uykularda gördükleri renkli rüyaların tabirleri.. Ancak anlayabilmek bir başka bilgi türünü gerektirmektedir.
Bu seferki farklı. Seni, evlatlarını, torunlarını, değerli bulduğun her şeyini, mevcut ve ahir hayatını ilgilendirip, ilzam etmektedir.
0 Yorumlar
SON DAKİKA
1
NASIL BİR MEYDAN OKUMA İLE KARŞI KARŞIYAYIZ? CEVABIMIZ NE OLMALIDIR?