En kudretliyi tanımamak, bilmemek, dikkate almamaktır.
Tanımanın, bilmenin, dikkate almanın hakikatine erişememektir.
En kudretliyi bilip, taraf olanlara uzak durmak, dinlememek, taraf olmamaktır.
En kudretliye taraf olanlara muarız olmaktır.
Hakikate dayalı bilgiyle, veriyle karar almamak, alamamak, hareket etmemektir.
Anda ve dönemde; en yüksek stratejiye, en doğru işe, en isabetli ilişkiye ulaşamamaktır.
Eksik ve hatalı bilgiyle karar vermektir. Bilgiyi en sahih ve kâmil kaynaktan, en doğru yöntemle elde edememek ve kullanamamaktır.
Bütüncül görememek, okuyamamak, anlayamamak, planlayamamak, icra edememektir.
Sahici ile sahteyi tefrik edememektir. Sahteyle muvaffak olabileceğine inanmaktır. Sahte imal etmeye kalkışmak ve çalışmaktır.
Bizatihi olmayanla işbirliği yapıp, asil sonuçlar elde edebileceğini zannetmektir.
Farkındalığı tam ve kâmil olmayıp bunun da farkında olmamaktır.
Anlamların, ilkelerin, ölçülerin, sınırların, hukukun; sistemleri, stratejileri, süreçleri ve sonuçları belirleyen parametreler olduğunu unutmaktır.
Kesitselin ve indirgenmişin, bütüncül karşısında şansı olacağını düşünmektir.
En gelişmiş olanı, nakıs olanın tarif ve ölçüleri ile anladığını zannedip, hüsrana yürümektir.
Kullanılmaya razı, liyakatsiz, kifayetsiz ve muhterisle yola çıkmak hesabı yapmaktır.
Yüksek hedef ve beklentilerle, düşük olanın mukayesesinde başarılı olamamaktır.
Boyunu aşanı, ufkunun yetmediğini, idrakinin ulaşmadığını yok saymaktır.
Cari ezberlerden farklı akledenlere kulak vermemektir.
Gücünün yetmediğine, liyakat kesbetmediğine, hak etmediğine talip olmaktır.
Akılsız hırsa, inanca, kararlara, talibiyete; ilkesiz aidiyete ve sadakate sahip olmaktır.
Sahip olmayandan istemek, gücü olmayana güvenmektir.
En yüksek hedefin, en doğru amacın; kendi perspektifi, ufku, talebi, arzusu, yönetim gücü ile sınırlı olması gerektiğine inanmaktır.
İmkânların, fırsatların, gücün; kendi algıları, kontrolü ve takati ile sınırlı olduğunu zannetmektir.
Unsurların, imkânları ve özgür iradeleriyle katıldıkları organik sistemleri inşa edip, yönetebilmeyi en güçlü tercih olarak görmemektir.
Unsurların doğalarını esas çerçeve kabul edip, buna uygun parametreleri ortak payda yaparak inşa edilen doğal organizasyonu en gelişmiş olarak kabul etmemektir.
Çok sofistike ve büyük bir oyunun bile, bir parça hakikat karşısında hiç şansının olmadığı hususunda fikri olmamaktır.
Sisteme, hakikate ilişkin bir şey girince, sahtelerin sistemden çıkacağını bilmemektir. Bunu en yüksek strateji olarak kabul etmemektir.
Artık; kararların ve usullerin, işe yaramayanlardan ve sahici olmayanlardan farklı olması gerektiğini ancak sonuçların hüsranıyla anlayabilmektir.
Hikmetsizliğin, yenilgiye götüreceğinin farkında olmamaktır.
0 Yorumlar
SON DAKİKA
1
NASIL BİR MEYDAN OKUMA İLE KARŞI KARŞIYAYIZ? CEVABIMIZ NE OLMALIDIR?